İlahiyat

İradeyi Özgürleştiren Tanrı’dır

Augustinus

Çeviren: Toğrul Salamzade

Lütuf sayesinde özgür iradeyi ortadan kaldırıyor muyuz? Haşa! Biz özgür iradeyi tesis ederiz. Yasa nasıl yok edilmeyip imanla kuruluyorsa, özgür irade de yok edilmeyip lütufla kurulur. Yasa yalnızca özgür irade tarafından yerine getirilir. Oysa yasa günah bilincini kazandırır; iman günaha karşı lütfedinilmesini sağlar; lütuf ruhun günah hastalığından iyileşmesini sağlar; ruhun şifası irade özgürlüğünü getirir; özgür irade doğruluk sevgisini getirir; ve doğruluk sevgisi yasayı yerine getirir. Böylece yasa iman aracılığıyla yok edilmez aksine tesis edilir, çünkü iman yasanın yerine getirildiği lütfu elde eder. Aynı şekilde, özgür irade de lütuf aracılığıyla yok edilmez, tersine tesis edilir, çünkü lütuf iradeyi iyileştirir ve böylece doğruluk özgürce sevilir. Şimdi burada birbirini izleyen halkalar halinde birbirine bağladığım tüm aşamaların her birinden Kutsal Yazılar’da ayrı ayrı söz edilmektedir. Yasa şöyle der: ‘Göz dikmeyeceksin‘ (Çık.20:17). İman ise şöyle der: ‘Şifa ver bana, çünkü sana karşı günah işledim!‘ (Mez.41:4). Lütuf der ki: ‘Bak, iyi oldun. Artık günah işleme de başına daha kötü bir şey gelmesin‘ (Yu.5:14). Şifa der ki: ‘Ya RAB Tanrım, Sana yakardım, bana şifa verdin‘ (Mez.30:2). Özgür irade şöyle der: ‘Ya RAB, sana gönülden bir kurban sunacağım‘ (Mez.54:6). Doğruluk sevgisi şöyle der: ‘Çukur kazdılar benim için Yasana uymayan küstahlar.‘ (Mez.119:85).

O halde nasıl oluyor da bedbaht insanlar, özgür kılınmadan önce özgür iradeleriyle ya da özgür kılınmışlarsa kendi yetileriyle övünmeye cüret edebiliyorlar? Özgür iradeden söz ederken özgürlüğün adını telaffuz ettiklerini fark etmezler. Oysa ‘Rab’bin Ruhu neredeyse orada özgürlük vardır‘ (2Ko.3:17). Eğer günahın köleleri iseler, neden özgür iradeyle övünüyorlar? Çünkü ‘insan neye yenilirse onun kölesi olur‘ (2Pe.2:19). Fakat eğer özgür kılınmışlarsa, neden sanki bunu kendi başlarına yapmışlar gibi övünüyorlar? Sanki özgürlükleri bir armağan değilmiş gibi neden böbürleniyorlar? Yoksa kendilerine, ‘Bensiz hiçbir şey yapamazsınız‘ (Yuhanna 15:5) ve ‘Oğul sizi özgür kılarsa, gerçekten özgür olursunuz‘ (Yuhanna 8:36) diyen O’nu Rableri olarak kabul etmeyecek kadar özgür müdürler?

Kaynak: De Spiritu et Littera

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu